9 Işık Doktrini Nedir ?
Başbuğumuz Alparslan Türkeş tarafından Milli Doktrin 9 Işık olarak ortaya konulan Ülkücülüğün ana ilkeleridir.
Dokuz Işık'ın Esasları
Bağımsız son Türk devletini koruyabilmek için, milli bir görüş
etrafında birleşmek zorundayız. Bu görüş Dokuz Işık görüşüdür. Dokuz
Işıkçılar, Türk milletine, tarih ve kültürüne dayanan, ona inanan bir
doktrindir. Bunun nasyonal sosyalizim
ile hiçbir ilgisi yoktur. Türkiyemizin hızla kalkındırılması, çağlar
üzerinden sıçrayarak Türk milletinin atom ve uzay çağına sokulması ile
mümkündür. Bu da her şeyden önce dünya çapında çok üstün kaliteli ilim
adamları ve yüksek teknisyenler kadrosu meydana getirmeye bağlı
bulunmaktadır. Bizim inancımıza göre, yabancı memleketlerin şartları
altında meydana getirilmiş bulunan yabancı doktrinler ve yönetim
sistemleri taklit edilerek Türkiye´nin kalkındırılması sağlanamaz. Ne
kapitalizm ve liberalizm, ne de komünizm Türkiye için yararlı olamaz.
Türkiye´yi kalkındıracak sistem ve görüş ancak Türk milletinin
özelliklerine uygun, müslüman Türk milleti realitesini göz önünde
bulunduran ve modern ilim ve tekniği yol gösterici kabul eden milli bir
görüş olmalıdır. Bunun kısaca formülü Türk emek potansiyelinin, milli
üretim faktörlerine rasyonel bir şekilde bağlanması, devletin
vatandaşlara üretim yollarını açarak bütün tedbirleri alması ve
kolaylıkları temin etmesi ve milli gelirin artmasında kendisine düşen
esas rolü oynamasıdır. İşte biz böyle milli bir doktrin sahibi
bulunduğumuz iddia eden bir kadroyuz. Milli görüşümüzün adı “Dokuz Işık
Doktrini” dir. Bu görüş dokuz ana ilkeye dayanmaktadır. Bu ilkeler
sırasıyla şunlardır:
Milliyetçilik
Her şey Türk
milleti için, Türk milleti ile beraber ve Türk milletine göre sözleriyle
özetlenebilecek, Türk milletine bağlılık, sevgi ve Türkiye devletine
sadakat ve hizmettir.
Ülkücülük
Türk milletini en ileri, en medeni, en kuvvetli bir varlık haline getirme ülküsüdür.
Ahlakçılık
Türk milletinin ruhuna, örf ve adetlerine uygun yüksek varlığını korumayı ve geliştirmeyi ön gören esaslara dayanır.
İlimcilik
Olayları ve varlığı ön yargılardan ve art düşüncelerden sıyırarak ilim
mentalitesi ile incelemek ve girişilecek her çesit faaliyette ilmi önder
yapmak prensibidir.
Toplumculuk
Her çesit faaliyetin
toplumun yararına olacak şekilde yürütülmesi görüşüdür. İçtimai ve
iktisadi olmak üzere iki ayrı bölümü kapsamaktadır. İktisadi görüş
olarak mülkiyeti esas kabul eder, fakat mülkiyetin millet zararına
kötüye kullanılmasına karşı olan bir görüşü belirtir. Karma ekonomiyi ve
ana stratejik iktisadi faaliyetlerin devlet kontrolunda bulunmasını
öngörür. Sosyal görüş olarak sosyal adalet düzeni, fırsat eşitliği,
sosyal güvenlik ve sosyal yardımlaşma teşkilatı kurulmasını kabul eder.
Köycülük
Köyleri tarım kentleri haline birleştirerek kalkındırmayı öngörür.
Köylünün tefecilerin elinden kurtarılması ve ihtiyacı olan kredi ve
diğer yardımların sağlanması için kooperatifleşmeyi hedef alır. Bilhassa
orman bölgesinde yaşayan köylüleri öncelikle ve hızla refaha
kavuşturmak amacını güder.
Hürriyetçilik ve Şahsiyetçilik
Birleşmiş Milletler Anayasasında yazılı bütün hürriyetlerin
sağlanmasını gaye edinmiştir. İnsanların şahsiyet olarak
geliştirilmesini toplumun kalkınması için yararlı bir yol olarak kabul
eder.
Gelişmecilik ve Halkçılık
İnsanlar ve
medeniyetler daima daha iyi, daha güzeli, daha mükemmeli istemek ve
aramakla gelişir. Elde edinenle yetinmemek ve daima daha ilerisini
istemek ve bunu elde etmek için gayret göstermek şuurudur. Ancak bu
gayret ve çabalarda Türk milletinin tarihinden, milli benliğinden ve
kökünden kopmadan yükselmek ve ilerlemek gayedir. Yapılacak her işte
halka doğru, halkla beraber olmayı ilerlemenin, yükselmenin vazgeçilmez
bir prensibi olarak kabul ederiz.
Endüstricilik ve Teknikçilik
Türk milletinin kalkınması için acele sanayileşmesi lazımdır.
Dokuz Işık görüşünün esasları gayet özet olarak bunlardır. Dokuz Işık,
nasıl kapitalizmi, marksist sosyalizmi reddediyorsa, nasyonal sosyalizmi
ve faşizmi de reddeder. Nasyonal sosyalizm ve faşizm, kapitalizmin
dejenere bir sapması olup, insan hak ve hürriyetlerine inanmayan gerici
diktatörlüklerdir. Dokuz Işık ise, insan sevgi ve saygısına dayanır,
ferdi ve iktisadi hürriyetleri bir bütün olarak gerçekleştirmek isteyen
demokratik bir görüştür. İlahlaştırılmış faşist devletçiliğe,
putlaştırılmış nazist ırkçılığa inanılmaz. Fosilleşmiş şöhretlerin
yaptığı gibi siyasi kariyerinin belirli bir dönemde faşist, belirli bir
döneminde kapitalist, diğer bir döneminde sosyalist olmak, düşüncenin
politika ahlakında yoktur. Ülkücüler, Türk´e aşık, Türk vatanına aşık
Dokuz Işıkçılardır. Amaçları bu kutsal vatan üzerinde Büyük Türk
milletinin ebediyyen bağımsız yaşamasını sağlayacak milli görüşü çizmek,
bunu savunmaktır. '' Alparslan Türkeş'e göre Türkler ile Kürtler
kardeştir ve Turancılıkla bütün kardeş Türk halklarının birliğini
hedefler.''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder